15 Eylül 2010 Çarşamba

BREZİLYA

Brezilya gibi buyuk bir ulke hakkında laf edebilmek icin 1 hf oldukca kısa ama neyleyelim elimizden gelen budur J

Oncelikle insanlarından sözetmek istiyorum..Kelimenin tek anlamıyla ”Rengarenk”
Burada kim yerli kim turist anlamak pek mumkun degil. Yelpaze düsünün siyahtan beyaza ki bu siyah bile cesit cesit: zenci, Latin yerlisi  ve arap. Kimileri cokk güzel kimileri guzel diyemesemde kesin sevimli. Hepsi canakayın. Ayrıca ilginc bisey (bir degil, iki degil) Turk oldugumu duyan herkes saskınlık ve sevinc karısımı bir cıglık atıyor neredeyse. Saskınlıgı anlıyorum cunku cogu ilk kez bir Turk gordugunu soyluyor ama neden bu kadar sevindiklerini anlamıyorum acıkcası. Bizim hakkımızdaki bilgileri de karma karısık.  Rio da universitede ekonomi bolumu ogretim gorevlisi olan Marcos “siz fransızca konusmuyormusunuz, ayrı diliniz mi var” dediginde tum karizmayı cizdi. Bizi somurge sanması bile cok agrıma gitti. Neyse ögrendi  J
Ama bunun yanında, otobusteki 66 yasında – okumus biri oldugunu sanmam- amcam Ankara baskent, istanbul..Irak ‘la sınırsınız vs cografya bilgisini gosterdi. (olmayan portekizcemle ancak bu kadarını anladım belki de hakkımızda daha fazla sey biliyordur)
Kısaca guleryuzlu, yardımsever, canayakın ve tatlı insanlar..
Sanırım Latin Amerikanın geneli böyle                                                                               
Gelelim sehirlere;

Sao Paulo
Ucak saat 21.30 gibi sehre indi ve bir gece konaklayıp oglen yola cıktım. Havaalanından 45 dk lık araba gecisi ile sehri gordum. Aslında bu durumda soyleyebilecegim biseyin olmaması gerekiyor ama gitmeden o kadar cok sey okumustum ki bahsetmeden gecemeyecegim.
Guney Amerikanın en buyuk, kalabalık, endustrilesmis ve sanırım en karanlık, pis ve tehlikeli sehri. Turistik anlamda neredeyse hicbirseyi yok. (goren ve gezenlerden teyidedilmistir. Atmıyorum yaniJ
Eee o zaman neden oraya uctun derseniz?
Gidecegim Paraty SP ve Rio’nun tam ortasındaydı ve SP ya ucmak Rio’dan daha ucuzdu J

Paraty
5-6 senedir turistik olmus, gercekten cok guzel bir yer. Once yoldan sozedeyim biraz. Koyu yesil yuksek daglar dusunun (bizim Karadeniz misali) ve daglar Ege kıyıları gibi kıvrım kıvrım, kimi yerde dogal liman olmus kimi yerde yemyesil adacıklar denize serpilmis. Uzun harika kumsalları var. 6 saatlik yolculugun cogu bu manzara ile gecti, yani sadece Paraty’e ozgu degil. Ama Paraty e ozgu super guzel evler, sokaklar var. Selaleleri ve oradaki kocaman kayanın ustunde kendini suya bırakıp kayanları var - su soguk olmasa ben bile denerdim J
Kısaca doga yuruyusu, tekne turları, dalıs olanakları, kayak dedikleri kano turları ve fotografla ilgilenenler icin gercekten super manzaraları var. Ben bunların hepsini yaptım mı? tabii ki hayır..ben sadece bunları gozlemleyip size aktarmak uzere buradayım J

Rio de Jenerio
Burası icin bayagı tırsmıstım. Hemen hemen herkes soyguna ugruyor, tehlikeli vs o kadar cok sey okudum ve duydum ki..aldıgım tedbirleri anlatamam. Ilk gun kalacagım yere vardım ve Hsbc bankası bulmam gerekti. Banka arama sebebine sehri karıs karıs dolastım bir de karanlıga kaldım. Sonra baktım bisey yok al sana İstanbul.. aynı kalabalık, trafik, tarihi yapı, dogal guzellik ve insan tiplemeleri..fakiri,zengini, dilencisi, hırlısı, hırsızı..yani tanıdık.. farklı bir durum yok..Sonra kendimi evimde gibi hissettim. (bu arada İstanbul turistler tarafından Avrupanın en tehlikeli sehri secilmis, bilginize)
Sonra karısıverdim Rio sahillerine. Copacabana, Ipenema, Lebnon zengin semtleri ve meshur plajları..Corcovado Isa heykelinin oldugu tepe sehre hakim, super manzaralar sunuyor.  Sugar Loaf denilen tepeler arası teleferik yolculugu da size Rio ya tepeden bakma sansı tanıyor. Gercekten cok guzel bir sehir. Garajdan sehre girerken aynen bizim oralardaki gibi arka ve dokuntu semtleri vardı. Brezilya da gelir dagılımı ucurumlar iceriyor (bizdeki gibi) barakadan mahallelerde gordum, super luks siteler de. 
Daha onceleri Sao Paulo ve Rio donusumlu baskent oluyormus sonra Brasil diye yeni bir sehir insa edilmis ve artık baskent orası. Burası federasyonla yonetiliyor. Kac eyalet var biliyorum. Sanırım yakında da secimleri var, her tarafta fotograflar ve her adayın 5 haneli bir numarası var sanırım o numaraya gore oy atılıyor. Neyse cok bilmedigim seyleri yazmayayım.
Burası aslında 4-5 gunu hakeden bir yer. Benim gibi 2 gunde bitirivereyim derseniz yorgunluktan bayılabilirsiniz. Ayrıca muze de gezmedim ama muzeleri var tabii ki. Botoanik bahcesi var, sehrin icinde ormanı var..


Not: hem dijital hem eski foto. makinası goturdum, soygun riski olan yerde eskiyi kullandım bu yuzden Rio fotoları filmde tabedilmeyi bekliyor.


Foz do Iguazu
Rio dan guneye dogru 24 saatlik otobus yolculugu ve geldigim yer Brezilya, Paraguay ve Arjantin üclu sınırı. Iguazu diye bir ırmak var. Hem Brezilya hem de Arjantin tarafından milli park (tabii ki ayrı ayrı girmeniz gerekiyor)
Burada dunyanın en buyuk Selalesi olusmus..tam 275 adetmiş. 1542 de kesfedilmis.
Simdi ben burayı nasıl anlatsam?
Anlatamam ki..
Cektigim fotograflar profesyonel degil o guzelligi yansıtamaz ama yine de video ve fotoları en kısa zamanda yukleyecegim. En cok burada cektim merak etmeyin.
Neyse ben burada neler yapılabileciginden sozedeyim. Helikopter turu, botla selalelerin altına  tur, rafting, iple nehre dogru inis aklımda kalanlar. Ya da sadece tabanvayla yuruyus yollarından super manzaranın tadını cıkarabilirsiniz. Dunyanın yeni 7 harikasına aday yerlerden biri. Bence hakeder.
Suyun gücü..tek kelimeyle muhtesem.
Sadece goruntusu degil, sesi, serinligi, su taneciklerinden resmen bulutlar olusup yukseliyor. Kopruden asagı bakıyorsunuz gokkusagı var..evet yukarıda degil asagıda.
(Arjantin tarafından notları da ekleyeyim konu bölünmesin: Bu kısım daha güzel en azından yuruyus parkuru olarak daha uzun. Selaleleri hem yukarıdan ham asagıdan gorme sansı var. Kimi yerde sakin bir gölet, uysal bir nehir..sonra birden hısımla kayalarda cosuyor. Hele “seytan bogazı” denilen bir selale var ki inanılmaz. Su o kadar kuvvetle yere dokuluyorki bulut olusuyor ve dibi goremiyorsunuz. Bakarken basım döndu, sanki cekip icine alacak gibi.
Ben bu seytanın bogazına oyle takıldım ki saatlerce ayrılamadım oradan. 

Bu sehir dunyaca buyuk seyleri barındırıyor.

Bir digeri ITAIPU barajı. Dunyanın en buyuk barajıymıs. Cin deki rakibi kapasite olarak daha buyuk olsa da yıllık uretim olarak geri kalıyormus. Nehrin ozelligi yılın her zamanı aynı debiye sahipmiş. Rezerv alanı yüz kusur metre derinlikte.
Bu baraj Brezilya ile Paraguay ın ortak yatırımı. Bana ilginc gelen fazla degil 1950 civarları savasan iki ulke Brezilya ve Paraguay (hatta durum soyleymis, Arjantin, Sili, Brezilya ayrı ayrı aynı anda Paraguay ile savasmıs)
Neyse sonra ortak is yapmaya karar verip 1975 de insaasına baslamıslar ve 4 yılda bitmis.  
2 genel mudur biri Brezilyalı digeri Paraguaylı. İkisi anlasamayınca ne olur dedim..hukumetler isi cozer dedi rehber.
Turistler icin turlar var. Muze gibi baraj gezdik. Iki kapı var her ulke vatandası kendi kapısından giriyormus, sonra birlikte aynı binada calısıyorlar ama bina icinde arada sembolik sınır varmıs. Bizde gezerken baraj icinde Paraguay sınırını gectik. Masraf ve gelir olarak hersey yarı yarıya ortakmıs. Paraguay daha kucuk oldugu icin payına dusen ihtiyac fazlası enerjiyi Brezilyaya satıyormus. Cok fazla teknik detaya girmeyeyim is turistik boyutundan cıkmasın.

Bu sehirde Hatay’lı Gazi ve Ayhan la tanıstım. 2,5 yıldır buradalar ve lokanta isletiyorlar. Adana kebap, humus, salatayı burada bulup yiyecegimi hic dusunmezdim. Yurdumun girisimci insanı nelere kadir cok hosuma gitti. Brezilya hakkında konustuk. Gelecegin buyuk ve onemli ulkesi olacagını coktan cozmus Gazi. Gelir dagılımı gitgide duzeliyormus. Yabancılara karsı cok iyi olduklarını -ki bunu ben bile teyid edebilirim J her anlamda muthis kaynaklara sahip oldugunu anlattı. Yani madenden, suya..meyveden, hayvancılıga..gercekten muthis zengin topraklar. Bu arada sırası gelmisken size “Latin Amerikanın Kesik Damarları” Eduardo Galeano öneririm. Bu kitap sadece Latin Amrikanın tarihini değil kapitalizmin gelişimini anlatıyor. Kesin ama kesin okumanızı oneriyorum. Son yıllarda bu ulkeye Amerikalılar turist olarak bile zor giriyormus. Neden geldikleri didik didik arastırılıyormus..nedense pek hosuma gitti. Ne kotuyum de mi J
Ben o kadar kolay girdim ve cıktım ki..
evett artık Arjantin tarafındayım.
Bir sonraki rapora kadar hoscakalın.
Adeus – hoscakalın
Obrigada – tesekkur ederim
Nao entendo – anlamıyorum
Portekizce ogrendiklerim..burada ispanyolca harici konusan bir tek Brezilya var.

Filiz’den sevgilerle.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder